Günümüz rol yapma oyunlarının bir nebze olsun standardize edildiğini söylemek bence mümkündür. Baktığınızda muhakkak bazı kısımların benzer olduğunu, hatta tıpatıp aynı kurgulandığını çoğu oyunda görüyoruz. Bir rol yapma oyunu hayranı olarak farklı yaklaşımlar görmek içten içe beni heyecanlandırıyor. 2021 yılına doğru giderken bazı rol yapma oyunlarını hedefimize aldık ve büyük bir dikkatle takip etmeye başladık. Bu gayri resmi listemizin üçüncü oyunu ise “Gamedec”.
Siber dünya ve transhümanizm temalarının oldukça sık işlendiği bugünlerde listemizdeki oyunlardan bir tanesi de bu konuları oldukça yakından ilgilendiriyor. Polonya menşeili stüdyo tarafından geliştirilen Gamedec, bir siberpunk table-top izometrik RPG oyunu. Bilmeyenler için “table-top” RPG türü aynı zamanda kalemli kağıtlı RPG türü olarak da bilinir veya daha kabaca tabirle karakterlerin anlatımının ve hikayenin uzun konuşmalar yoluyla aktarıldığı tür de denebilir. 2200’lü yılların Varşova’sında geçen oyun, “Yüksek teknoloji, düşük yaşam standartları” mottosu ile bizleri çekiyor.
Oyunun ana konusu ise bizlere biraz Sherlock Holmes’u hatırlatıyor. Oyundaki mesleğimiz bir “oyun dedektifliği”(Game detective – Gamedec). Gelecek yılların teknolojik imkanlarından şekillenmiş olan bu meslek, gerçek dünyadan kopup sanal dünyaya bağlanmış ve orada şüpheli şekilde ölmüş insanların vakalarını araştırmak için yaratılmış. Tıpkı VR gibi makinelere bağlanarak saatler veya günlerce sanal dünyada kalan insanların neden öldüğünü bulmak ise bize düşüyor. Etrafımızdaki kişilerden ve objelerden kanıtlar toplamamız gerekiyor ve bu noktada demeliyim ki interaktife geçilecek obje sayısı bir hayli fazla. Her table-top RPG gibi, burada da seçimleriniz fazlasıyla hikayenin yönünü etkiliyor. Not eklemek gerekir ancak, bazen konuşmaları okumak oldukça yorabiliyor çünkü en ufak bir hareketteki örneğin bilgisayar açmak, aksiyonlar oldukça detaylanmış.
Bu noktada oyunun en güçlü olduğu konu ve en dikkat verildiği çekirdek de seçimler.
Geliştiriciler yaptığınız seçimlere göre oyunun gidişatının kendi kendine değiştiğinin (AI mantığı ile benzer) altını çiziyor. Gamedec, yaptığınız seçimleri yargılamıyor çünkü siz, seçimlerin birer toplamısınız. Doğal olarak yaptığınız seçimler de detaylı yetenek ağacındaki “uygun” yetenekleri açacak. Bu yeteneklerden olan Codex ve Deduction ise vakaları daha kolay veya zor bir biçimde çözmenize olanak sağlayacak. Belki de bundan sonra işverenler size korku ile ya da şefkat ile bakacaklar. Karakterlerle ilişki kurmanız belki kolaylaşacak belki yokuşa sürülecek. Karar sizin.
Karmaşık ve muhtelif bu dünyada her aksiyonun anlatı tarzında anlatılması benim hem ilgimi çekti hem de ilerleyen dakikalarda başımı ağrıttı. Buna rağmen kapattığınız anda aklınızdan gitmeyen oyunlardan biri olacaktır çünkü inanın yaptığınız seçimlerden sık pişman duyacaksınız. Yaptığınız seçimler hem oyunun arka planını da öğrenmenize yarıyor. En basitinden bir örnek vereyim: Demo başlangıcında evimdeki sanal asistanımdan şehrin hikayesini anlatmasını istemiştim. Bir süre sonra yarısında sıkılıp sözü kesmesini söyledim. Menüden “Bestiary” kısmına girince ise karakterimin kendi cümleleriyle şehrin tarihinin sıkıcı olduğu cümlelerini gördüm. Yani tek bir seçimim bana şehirle alakalı bilgi öğrenme şansımı kaybettirmişti. Oyun ilerledikçe başka bir karakterden eksik kısımları tamamlayınca da günlükte karakterin kendi diliyle artık tarihin sıkıcı gelmediği yazıyordu. Bu kısım bana The Witcher 3: Wild Hunt’taki “Diary” kısmını hatırlattı çünkü burada da öğrendiğiniz tüm bilgiler, karakterin ben diliyle depoya aktarılıyordu. Bu ufak ama oldukça önemli detaylar, oyuna devam etme isteğimi de pekiştirmiş oldu.
Oldukça çeşitli ve derin bir dünyaya sahip olan Gamedec, anlatı tarzı RPG sevenler için oldukça doyurucu olacaktır. Bir kitap serisinden esinlenilmiş bu oyunun demo’su ve 20 dakikalık oynanışı beni fazlasıyla etkilemeyi başardı. Tabii ki… seçim sizin.
Duyuru Fragmanı
Oyunun Steam sayfasına ulaşmak için bu bağlantıya tıklayabilirsiniz.