Kimi vadettiği oynanışıyla kimi ise hikayesiyle ya zihinlerimizde ya da kalplerimizde yer edecek bir çok yapımı bu sene de göreceğiz muhakkak. İçlerinde büyük bütçeli oyunlar da olacak indie oyunlarda. Bizde buradan yola çıkarak siz değerli izleyicilerimiz için bu sene ne oynasam adlı bir seri hazırlamak istedik. ilk bölümüyle de ekranlarınıza geldik. O zaman baştan uyaralım bu video serisi bağımlılık yapabilir.
Gamedec (PC)
Cyberpunk 2077’nin yarattığı sansasyon, cyberpunk teması ve rol yapma mekaniklerinin yıldızını bir türlü birleştiremedi. RPG ögelerinin eksikliği, hikayede sıkça ve derin bir şekilde hissedildi. CD Projekt Red bunu başaramamış olsa da Anshar Studios’un geliştirdiği ve ünlü yazar Marcin Pryzybek’in kitaplarından esinlenilmiş Gamedec bunu başaracak gibi görünüyor. 22. Yüzyılın Varşova’sında geçen oyunda, sanal gerçeklikte yaşanmış şüpheli ölüm vakalarını çözmek üzere kendini adayan bir oyun dedektifini canlandırıyoruz. İzometrik RPG türündeki Gamedec’in ana merkezi; vereceğiniz kararlar, alacağınız riskler ve izleyeceğiniz yollar üzerine kurulu. Oyun Text-based bir yapıya sahip olsa bile kendimizi kısa süre içerisinde vereceğiniz kararların artıları ve eksileri üzerinde düşünürken bulacağız gibi duruyor. Eğer Gamedec, gerçekçilik ve detaycılığı belli bir çizgi dahilinde izlerse, bıktırmadan kendisini oynatabilir.
Darkest Dungeon II (PC)
Dark Souls hayranlarını bile zorlayan bir oyun olan Darkest Dungeon’un hafif ürkünç hafif kendine has artistik konsepti, ikinci oyunda da devam ediyor. Kombat sisteminin çoğunlukla korunmuş olması ve oyunun taktikselliğe ister istemez iten zorluk derecesi, kendisini RPG türünün en iyi yolcularından biri hale getiriyor. Roguelike ve dungeon crawler türündeki Darkest Dungeon II, Wayne June’un anlatımıyla geri dönüyor, karanlık atmosferler ise solunmak için bizleri bekliyor. Yeni karakterler ve gelişmiş modellemeler ile oyunun şimdiden ilk halinden uzaklaştığını düşünmeyin zira yine savaşlarda asıl amacınız aldığınız yaraların yanında savaşçıların mental durumları ve birbirleriyle olan ilişkiler. O yüzden Darkest Dungeon II’de de yaşamak için savaşın…
Diablo Immortal (iOS, Android)
Ne olursa olsun oyuncuların bu oyuna bakışı hep önyargılı olacak. BlizzCon’da serinin ateşli hayranları, yeni bir Diablo oyunu beklerken karşılarında bir mobil oyun gördüklerinde kandırılmış gibi hissettiler. Yine de oyun dünyasında yokmuş gibi davranmak da olmaz… Oyunun alfa sürümü testleri şaşırtıcı derecede olumlu duygular uyandırıyor. Mobil oyunlarda sıkça karşılaşılan kontrollere alışma süreci dışında Diablo serisinin kombatı, bölüm tasarımları ve genel atmosferi oldukça yüksek standartlarda entegre edilmiş gibi görünüyor. Tabii ki mobildeki oyun deneyimini pc ile karmaşıklaştırmamak için gerekli önlemlerin de alınması şart ve halen daha oyun içi ekonominin detayları belli değil ama bu ve bunun çözüm yollarını sayımını Blizzard’a bırakıyoruz zira 1 Nisan şakasını ilk başta yapanlar onlardı…
Hollow Knight: Silksong (PC, Nintendo Switch)
2017’de çıkan ünlü 2D platform oyunu olan Hollow Knight; yayınlandığı andan itibaren artistik ekseni, duygulara hitap eden müzikleri ve şaşırtıcı derecede zorluğuyla oyuncuların kalplerini kazanmıştı. Serinin devam oyunu olan Silksong’da geçmiş oyundaki tüm iyi oturtulmuş fikirlerin geliştirildiği varsayılıyor ve hayranlar varsaymakta da haklı. Oldukça açık, metroidvania yapıya sahip 2D mekanlarda hem keşifler yapacağız hem de bulmacalar çözeceğiz. Eşya toplama ve üretmenin önem arz edeceği bu oyunda; böcek krallığı menşeili bilinmeyen topraklarda özgürlüğü için savaşmak zorunda kalan ve aslında başına ne geldiğini bulmaya çalışan bir prensesin rolündeyiz. Kombatın zorluğu, 150’den fazla düşman türü ve yeni saldırı mekanikleriyle çeşnilenmiş duruyor. Hollow Knight: Silksong’dan çok umutluyuz çok!
Dark Envoy (PC, PlayStation 4, Xbox One)
Polonyalı stüdyo Event Horizon tarafından yapılan Dark Envoy’da Mass Effect ve Dragon Age esintileri hissediyoruz. BioWare’in oyunlarından etkilenmiş olsalar da bizim için asıl önemli olan hikayenin nasıl işlendiği ve her RPG oyununda beklediğimiz gibi seçimlerin ne kadar önemli olduğu. Bu noktada Dark Envoy’un lineer olmayan bir oynanış sunması da yüreklere tabii olarak su serpiyor. Oyunda; iki kardeşin, Kaela ve Kiros’un bilinmeyen yerlerde yolculukları esnasında kaderlerini nasıl şekillendirdiklerini izleme imkanı buluyoruz. Seçimlerimiz, hikayenin gidişatını önemli ölçüde etkileyecek ve oyun bittiğinde hangi tür “sonları” göreceğimize de karar verecek. Oyuncunun kararlarının, ana konumların dışında ziyaret edecekleri, prosedürel olarak oluşturulmuş zindanları da şekillendirdiği söyleniyor. Oyun ayrıca gerçek zamanlı olarak özel bir aşama ile sıra tabanlı bir savaşa sahip olacak. Dahası, birinin diğer oyuncuyu rahatsız edecek son boss olarak oynayabileceği oldukça orijinal çok oyunculu mod sunmayı vaat ediyor. Belirtmeliyiz ki eğer bu fikrin temeli sağlam tutulursa Dark Envoy, çoğu alışılmış fikri tekrar eden RPG oyunlarını bir bir geçecektir.
Everspace 2 (PC)
Star Citizen hala milyonlarca dolar kazanıyor, No Man’s Sky nihayet köşeyi döndü, Star Wars: Squadrons mütevazı içeriğine rağmen olumlu eleştiriler aldı ve Elite Dangerous hala popülerliğini koruyor. Öyleyse yayıncılar neden uzay simülatörlerinden korkuyor? Görünen o ki pazarda, uzay keşifleri ve doğrudan Star Wars evreninden alınan savaşlar içeren yeni oyunlar için hala yer var. Hele ki Everspace 2, üçüncü şahıs perspektifiyle destansı uzay savaşlarını yönetebileceğiniz bir oynanış sunuyorsa daha ne bekliyoruz! Savaşların yanında benzersiz gemi sınıfları ve modifikasyonları, gezegen yüzeylerinde alçak uçuş keyfi ve bulunan eşyaların uzay istasyonunda satışı gibi türlü türlü küçük çapta içerikler de barındıracak olan oyun, biz oyunculara uzayın korkutucu ama sakin atmosferini yüreklerimize aşılayacak gibi görünüyor. Çevrimiçi mod olmaksızın daha fazla arcade mekaniği ile uzayı fethetme konusunda daha tercih edilebilir bir oyun olmayı vaat ediyor.
Kena: Bridge of Spirits (PC, PlayStation 4, PlayStation 5)
Kena: Bridge of Spirits, ilk olarak sadece PlayStation 5 için duyurulmuş olsa da bundan kısa zaman sonra oyunun, PS4 ve PC’ye de geleceğinin haberini de verdiler. Ember Lab Stüdyosunda geliştirici ekibin oyun yerine film sektörü kökenli olmaları bir yana PlayStation 5 etkinliğinde adı çıktığında en çok ilgi çekici oyun olmayı başarmışlardı. Oyunda, görevi şeytani bir ormanın ortasında terk edilmiş bir köyün gizemini keşfetmek olan Kena rolünü üstleniyoruz. Çevresel bulmacaları çözmeye, düşmanlarımızla savaşmaya, büyüleyici ve tatlı siyah ruhları yani Rots’ları toplamaya geliyoruz. Bütün bunları yaparken ise dinamik savaş eksenleriyle bezeli oyunda bazen menzilli silah olan ok bazen de yakın dövüş odaklı sihirli asa kullanacağız. Sihir ve keşif elementlerinin ikili dünyasında her şey, Pixar’ın animasyonları gibi etkileyici görünüyor.
12 Minutes (PC, PlayStation 4, Xbox One)
2021’in en orijinal yapımlarından birine bakıyor olabiliriz. Küçük bir apartmanda geçen oyunda olaylar birdenbire 180 derece dönüyor ve oyuncu, hikayenin daha ilk saniyesinde nasıl sonlanacağını görmek istiyor. Sakin bir akşam üstü havada aşk kokusu içlere çekilip huzur rüzgarlarına kendimizi bırakırken bir polisin gelip eşimizi cinayet ile suçlaması ve her şeyin ters gitmesi sonucu onun hayatını kaybetmesi, oldukça üzücü ve keder verici. Bundan sonra yaşadıklarımız ise daha da acı; olaydan tam 12 dakika önce uyanarak bu talihsiz olayı yine ve yine yaşıyoruz, ta ki aslında neler olduğunu bilene dek. Her geriye dönüşte onun yokluğunu iliklerimizde hissedeceğiz ama yine de bu olayı geri alamayacağımızı bildiğimiz halde tekrar tekrar izleyeceğiz. Oyunda rol alanlar ise oyunun en güçlü noktalardan birini oluşturuyor: Oyuncular, Daisy Ridley veya Star Wars’tan Rey, Split, Glass veya X-Men serilerinden tanınan James McAvoy ve Willem Dafoe (Platoon, Spider-Man, Beyond: Two Souls)’yu dinleyecekler. Oyun, apartmanda eşya aramak ve daha fazla hedefe ulaşmak için onlarla etkileşim kurmaya çalışmak üzerine kurulu. 12 Minutes heyecan verici, “küçük ama harika” bir oyun olacağa benziyor.
